Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tanısı almış çocukların çok yoğun odaklanma problemleri yaşadığını ve paralelinde günlük hayatlarını idame ettirmekte, akademik sorumluluklarını yerine getirmekte zorlandıklarını gözlemliyoruz. Bununla birlikte, Dehb tanısı almasa bile odaklanma sorunu örüntüleri geliştiren çocuklarla karşılaşmaktayız.
Bu yazıda çocuğunuzun dikkat eksikliği ve odaklanma problemi yaşayıp yaşamadığı anlamanız için 5 ipucu vereceğim.
- Her veli toplantısında çocuğunuzun öğretmeninden, çocuğunuzun dersin işleyişini bozduğunu, sürekli arkadaşları ile konuşmaya çalıştığını, uygun olmayan yerlerde uygun olmayan şekillerde konuştuğunu duymanız odaklanma ve dürtüselliğin ipuçlarındandır.
- Defalarca seslenmenize rağmen sizi duymaması, tepki vermemesi ve sizin de ‘önemsemiyor mu acaba bu çocuk beni’ hissiyatına girmeniz iyi bir ipucudur. Dikkat eksikliği ve odaklanma problemi olan çocuklar kendi zihinlerinin içerisinde konuşan yüksek bir sesle yaşadıkları için sizi gerçekten duymazlar, bu sizi önemsemedikleri anlamına gelmez. Zihinlerinin içerisinde dönen seslerin sizi duymasına engel olacak kadar yüksek, yoğun ve dikkat dağıtıcı olduğu anlamına gelir.
- Her sabah -kavgasını, görüşmesini daha önce defalarca yapmanıza rağmen- okula geç kalmaları ve bunun paralelinde sizin de işinize veya diğer sorumluluklarınıza geç kalmanız odaklanma sorununun ipuçlarından olabilir. Dikkat eksikliği ve odaklanma problemleri olan çocuklar siz farkında olsanız da olmasanız da yoğun kaygı deneyimiyle yaşamaya çalışan çocuklardır. Okul ve getirdiği sorumlulukların çocuğun baş edemediği bir düzeyde olması sebebiyle okula gitmeyi son ana kadar erteleme davranışı sergileyebilirler.
- Ev içi yaşantınızda ve sizinle arasındaki ilişkide özgüvenli bir şekilde kendisini savunmasına rağmen hatta sık sık çatışma yaşamanıza rağmen arkadaş ortamında ve okulda memnun edici tavırlarla kişisel sınırlarını koruyamıyor ve sık sık haksızlığa uğramasına rağmen bunun için çözüm yöntemi geliştiremiyorsa düşük özgüven ve paralelinde odaklanma sorunları yaşadığını düşünebilirsiniz.
- Çocuğunuzun mutlu olmasını ve yaşam doyumu sağlamasını çok istemenize ve bunun için elinizden gelen her şeyi yapmanıza rağmen mutlu olmuyor, memnuniyetsiz kalıyor ve gözbebeklerinin arkasında çok mutsuz ifadeler taşıyan bir çocuk olduğunu hissediyorsanız, odaklanma sorunu yaşadığından şüphelenebilirsiniz. Muhtemelen çocuğunuz yaşadığı olumsuz duygulara ulaşamıyor, onlardan kaçıyor ve duygularını düzenleyebilme becerisi geliştiremiyor.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yaşayan çocukların yukarıda saydığım belirtileri çok sık konuşulmayan belirtilerdir. Bu çocukların zihinsel işlev ve başarısızlıkları ile ilgili sıklıkla konuşur, yaşadıkları duyguları konuşmayı ihmal ederiz. Halbuki zihnin gelişimi ve duygu gelişimi birbirinden bağımsız değildir. Duygusal gelişim ve dengesini sağlayamayan bir çocuğun zihinsel olarak odaklanabilmesini ve üst düzey zihinsel performans sergilemesini beklemek gerçekçi değildir.
Bunu hep şu şekilde anlatmayı severim; biz yetişkinler olarak patronumuz tarafından utandırıldığımızda, ekip arkadaşlarımız tarafından dışlanmış hissettiğimizde veya terk edildiğimizde ve ayrılık acısı çekerken zor olan bilişsel bir konuya odaklanıp o konuyu öğrenebilir misiyiz?
Biz yetişkinler dahi zor olan bu duyguları yaşarken veya bu duygulardan kaçarken odaklanamayız ve zihinsel olarak verimli olamayız.
*Deb’li çocuklar ebeveynleri ile olan ilişkilerinde yara almış çocuklardır, ve bu yara acı verici duygular yaşamalarına sebep olmaktadır. Bu duyguları görmek ve çocuğun bu duygularla ne yapacağına karar vermesi noktasında ona yardımcı olmak, problemin çözümünde yardımcı olacak bir bakış açısıdır.
Katkı sunmasını dilerim
Sevgiler,
Nur
*italik cümle, Gabor Mate’nin Dağınık Zihinler kitabından alınmıştır.